- Admin
Mesaj Sayısı : 4079
Yaş : 100
Nerden : Dunyadan
İş/Hobiler : Antialem
Ruh HaliM :
TaKıMım :
Cinsiyet :
Points : 165408
Kayıt tarihi : 09/09/08
Kişi sayfası
Aktiflik :
(100/100)
Başarı Puanı :
(100/100)
Güçlülük:
(100/100)
Osman Gâzi'nin, Oğlu Orhan Gâzi'ye Nasihatı
Çarş. 12 Kas. - 21:09
Osman Gâzi'nin, Oğlu Orhan Gâzi'ye Nasihatı
"Oğul! Din işlerini her şeyden evvel ele alıp, yürütmek gayret ve esasını
daima göz önünde bulundur ve bu esası sakın gevşekliğe uğratma. Çünkü bir
farzın yerine getirilmesini sağlamak, din ve devletin kuvvetlenmesine sebep
olur.
Din gayretine sahip olmayan, sefahate düşkün olan, tecrübe edilmemiş kimselere
devlet işlerini verme! Zira, yaratanından korkmayan bir kimse,
yarattıklarından da çekinmez.
Zulümden ve hangisi olursa olsun bid'atten, yani İslâmiyet'e aykırı şeylerden
son derece uzak dur! Seni zulüm ve bid'ate teşvik edip sürükleyenleri,
devletinden uzaklaştır ki, bunlar seni yıkılışa sürüklemesinler.
Allahü teâlânın rızası için, devlet hizmetinde ömrünü tüketen devlet
adamlarını daima gözet. Böyle kıymetli kimselerin vefatından sonra, aile
efradını koru, ihtiyacı olanların da ihtiyacını karşıla, tebeandan hiç
kimsenin malına mülküne dokunma. Hak sahiplerine hakkını ver, layık olanlara
ihsan ve ikramlarda bulun ve ailelerini de gözet. Özellikle, devletin ruhu
mesabesinde olan ve en büyük dayanağı bulunan asker taifesini güzelce idare
edip rahatlarını temin eyle.
Devletin bedeninde kuvvet mesabesinde olan hakiki alimleri ve fazilet
sahiplerini, edip ve yazarlarını, sanat erbabını gözetip koru. Onlara hürmet,
ihsan ve ikramda bulun. Bir ülkede, olgun bir alimin, bir arifin, bir velinin
bulunduğunu duyarsan, uygun ve layık bir usul ve ifade ile onu memlekete
getirt. Onlara her türlü imkanı tanıyarak ülkene yerleştir ki, hükümetin
süresince alim ve arifler, bilginler memleketinde çoğalsın. Din ve devlet
işleri nizama oturup ilerlesin.
Sakın, orduya ve zenginliğe mağrur olma. Hakiki alim ve ariflere, bilginlere
hürmet edip, sarayında onlara yer ver. Benim halimden ibret al ki, zayıf,
güçsüz bir karınca misali, hiç layık olmadığım halde buraya geldim ve Allahü
tealanın nice ihsanlarına ve inayetlerine kavuştum. Sen de benim uyduğum ve
uyguladığım nizamı uygula. Muhammed aleyhisselâmın dinini, bu yüce dinin
mensuplarını ve itaat eden diğer tebeanı himaye eyle! Allahü teâlânın hakkını
ve kullarının hakkını gözet. Dinimizin tayin ettiği beytülmaldeki gelirin ile
kanaat eyle! Devletin zaruri ihtiyaçları dışında sarfiyatta bulunmaktan son
derece sakın! Senden sonra geleceklere de aynı nasihatlerde bulun ve iyice
tembih eyle. Daima adalet ve insaf üzerine bulun. Zulme meydan verme. Herhangi
bir işe başlayacağın zaman Allahü teâlânın yardımına sığın! Tebeanı,
düşmanların ve zalimlerin saldırılarından koru. Haksız olarak hiç kimseye
muamelede bulunma. Daima halkını hoşnut edecek şeyleri arayıp, yapılmasını
sağla. Onların gönüllerini kazanmayı, bunun devamını ve artmasını büyük nimet
bil! Tebeanın sana olan güveninin sarsılmamasına son derece dikkat eyle!"
"Oğul! Din işlerini her şeyden evvel ele alıp, yürütmek gayret ve esasını
daima göz önünde bulundur ve bu esası sakın gevşekliğe uğratma. Çünkü bir
farzın yerine getirilmesini sağlamak, din ve devletin kuvvetlenmesine sebep
olur.
Din gayretine sahip olmayan, sefahate düşkün olan, tecrübe edilmemiş kimselere
devlet işlerini verme! Zira, yaratanından korkmayan bir kimse,
yarattıklarından da çekinmez.
Zulümden ve hangisi olursa olsun bid'atten, yani İslâmiyet'e aykırı şeylerden
son derece uzak dur! Seni zulüm ve bid'ate teşvik edip sürükleyenleri,
devletinden uzaklaştır ki, bunlar seni yıkılışa sürüklemesinler.
Allahü teâlânın rızası için, devlet hizmetinde ömrünü tüketen devlet
adamlarını daima gözet. Böyle kıymetli kimselerin vefatından sonra, aile
efradını koru, ihtiyacı olanların da ihtiyacını karşıla, tebeandan hiç
kimsenin malına mülküne dokunma. Hak sahiplerine hakkını ver, layık olanlara
ihsan ve ikramlarda bulun ve ailelerini de gözet. Özellikle, devletin ruhu
mesabesinde olan ve en büyük dayanağı bulunan asker taifesini güzelce idare
edip rahatlarını temin eyle.
Devletin bedeninde kuvvet mesabesinde olan hakiki alimleri ve fazilet
sahiplerini, edip ve yazarlarını, sanat erbabını gözetip koru. Onlara hürmet,
ihsan ve ikramda bulun. Bir ülkede, olgun bir alimin, bir arifin, bir velinin
bulunduğunu duyarsan, uygun ve layık bir usul ve ifade ile onu memlekete
getirt. Onlara her türlü imkanı tanıyarak ülkene yerleştir ki, hükümetin
süresince alim ve arifler, bilginler memleketinde çoğalsın. Din ve devlet
işleri nizama oturup ilerlesin.
Sakın, orduya ve zenginliğe mağrur olma. Hakiki alim ve ariflere, bilginlere
hürmet edip, sarayında onlara yer ver. Benim halimden ibret al ki, zayıf,
güçsüz bir karınca misali, hiç layık olmadığım halde buraya geldim ve Allahü
tealanın nice ihsanlarına ve inayetlerine kavuştum. Sen de benim uyduğum ve
uyguladığım nizamı uygula. Muhammed aleyhisselâmın dinini, bu yüce dinin
mensuplarını ve itaat eden diğer tebeanı himaye eyle! Allahü teâlânın hakkını
ve kullarının hakkını gözet. Dinimizin tayin ettiği beytülmaldeki gelirin ile
kanaat eyle! Devletin zaruri ihtiyaçları dışında sarfiyatta bulunmaktan son
derece sakın! Senden sonra geleceklere de aynı nasihatlerde bulun ve iyice
tembih eyle. Daima adalet ve insaf üzerine bulun. Zulme meydan verme. Herhangi
bir işe başlayacağın zaman Allahü teâlânın yardımına sığın! Tebeanı,
düşmanların ve zalimlerin saldırılarından koru. Haksız olarak hiç kimseye
muamelede bulunma. Daima halkını hoşnut edecek şeyleri arayıp, yapılmasını
sağla. Onların gönüllerini kazanmayı, bunun devamını ve artmasını büyük nimet
bil! Tebeanın sana olan güveninin sarsılmamasına son derece dikkat eyle!"
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz